14 Mart 2016 Pazartesi

Hiclik - 02 02 2016

Uzun zamandir yazmadim.. Yasadim ama yazmadim...

Cok guzel bir kis gecti, eski dostlarimla, kuzenlerimle, cok sevdiklerimle eglencenin dibine vurmus olabilirim hatta, cogu zaman teenage donemimize dondugumuz, kahkaha seslerimizden Istanbul'un en sik restaurantlarindan uyari aldigimiz, utanip aamaannnn deyip tekrar koptugumuz dogrudur hatta. Sonrasinda da efsane bir yaz gecti, sosyallikte limit gokyuzu idi sanirsam, 18'li yaslar geri dondu, ardindan cok huzurlu bir sonbahar, simdi de yine mevsim kista, ayni dongu cok sukur..

Bir 'ama' var ne yazik ki tum bunlara ragmen, ne yazayim ki...
Ulkenin bu gidisatina bile uzulup hiddetlenirdim, o bile yok, sandiklara yapisan ben, secim olsa   sandigin yanindan gecesim yok, o derece biraktim ideallerimi de.
Ask yaziyorum ben genelde, birini dusunmek, dilemek, istemek, hayal kurmak vs. cok uzak.
Bir baktim ki gecen gun ne de cok buyumusum. Buyumek boyle birseyse eger, duygusuzlasmaksa pek bir marifet de degilmis, keske o kucuk kiz gibi kalabilseymisim aslinda.
Ya buyumusum ya yorulmusum ya da inancsizlik basmis ustume..

Gun geciriyorum oylesine...

Biliyorum asil sorun kalbimde: sanki kalbimin salterini kapatmisim, sonra hucrelerime tumden kepenk indirmisim, ustune bir guzel 5 kg'luk bakkal tipi eski kilitlerden vurmusum, anahtari da bir sandiga gomup Istanbul'un Bogazinda bir yere atmisim, garanti olsun diye tum okyanuslarin ustunu kumla ortup, tam ortasina goge uzanan 1 km yukseklikte demirden bir gokdelen dikmisim. Ara ki bulasin o kalbi. Beni arayan varsa zaten bulamasin diye belki de kimbilir.. Gormesinler bu hissizligimi diye belki.. Sebebi bile yok bilmiyorum. Zaten pek birsey bilmiyorum ben artik, herkesin herseye fikri oldugu bir donemden geciyoruz, benim fikrim de yok zikrim de.
Ki bu kadar cosku meraklisi bir ben icin ilginc durumlar bunlar. Hayret ettim kendime, boyle donusurken ne zaman boyle olmusum, dogrusu onu bile hic fark etmemisim. Nerde kopmus filmim benim hatirlamiyorum. Herseyden bu kadar keyif alan ben, hayatinin ortasina coskunun heykelini diken ben, neden ve ne zaman boyle olmusum acaba? En korktugum kadin tipine donusmusum, insanin basina ne gelirse zaten elestirdigi yadsidigi sey gelirmis. Yasattigini yasamasindan bile kotu bir durum bu aslinda. En azindan yasattigini yasadiginda bir yasanmislik olur bir his olur. Bunda o bile yok. Ruhum icime kacmis sanirim evet kesinlikle en korktugum tipe donusmusum.

Bakasim yok kimseye, begenesim hic yok, mavi boncukla isim olmaz.. Duygularim hak getire.. Kriterleri dizmisim, ust uste arşa kadar gider hepsi. En tepesine de oturmusum kriterler merdiveninin, elimde cekirdek citliyorum umarsiz.

Ben bile yok ya siparisin boylesi gelmez dedim sanirim. Her karsima cikanda bir eksiklik buluyorum, ama ile baslayan cumle kurmaktan kimseyi tam goremiyorum. En cok da dostlarim muzdarip bu durumlardan.

Ya cok mukemmelliyetci olmaktan ya cok bilmislikten ya da hic inanmamaktan.. Bilemiyorum...

Kendimden cikip yuruyorum uzaklara sonra donup duruyor ve sirtimdan bakiyorum kendime.
Ben beni tanimiyorum artik, hayret ediyorum o sevislerime; dusunuyorum da zamaninda ne sevmisim birilerini.. Iyi ki de sevmisim halim varken. Birisini cok sevmisim ve sevilmisim sonra ayrilip gitmisim ardindan acisini cekmisim, sonra onu unutup sirasiyla baskasinda gozum bir donmus benim olsun diye, o bitmis gecmis, birisi ile kendimi asmis baska bir ben olmusum hatirliyorum, sonra hic beklemedigim anda bir baskasina asik olmusum, bir ara dizlerim falan titriyordu, oh ne guzel sacmaliyordum konusamiyordum,  hatta 7x24 fonlu geziyordum sanirim... Simdi dusunuyorum da o kizi pek tanimiyorum, o hallerden bu hallere giren beni animsadikca gulumsuyorum, canli kanli imisim, simdi cok uzak geliyor o hallerim, kendime sasiriyorum, cabalarima sasiriyorum hatta bazen imreniyorum, hayran bile oluyorum,  gurur duyuyorum o kendimle..

Sanirsiniz 100 yil gecmis sanki ustunden, sunun surasinda bir kac yil onceydi.. Cok da degil aslinda.

Boyle boyle bir suru hikaye yaratiyor insan kendine.. Aslinda ya cok dolu hikayeler beni ben yapmis, ya da bombos hikayeler olmus, benden goturmus, icimi bosaltmis, ister misiniz kendimi hala bulamamis olayim.

Tum sevdiklerim coluk cocuga karisti, itiraf ediyorum, ben daha oralarda hic degilim, ayip olmasin diye yaa tabi insallah darisi basima diyorum. Sonra sonra itirafa basladim, pek oyle bir gudum yok, korkum endisem hic yok, ben merkezciyim, kendimi ariyorum konforumu da hic bozmuyorum, kendi kalbimi tekrar bulmaya karar verecegim de, asik olup sevecegim de sonrasi oooo cok cok uzak. Hatta en kizkardesim olan kuzilerimden birinin bir cocugu daha oluyor kendime sasirdim, hic heyecan basmadi, varsa yoksa Aysecik. Hatta cok soyledim son zamanlarda hic ugrasamam kendi cocugumla bile, Aysecik bana yeter. Ne baska cocuk, ne baska ask, ne yeni bir arkadas, kimseye verecek sevgim kalmadi, sevme limitlerim tukendi, kalpte yer yok, olanlar fazlasiyla yer kapliyor.. Hic sevesim gelmiyor ekstradan baska kimseyi, eyvahlar olsun! Issiz kadin tribi demek bu oluyormus.

Mutsuz bile degilim, mutsuz olsam bir kum firtinasina giresim olurdu donusmek icin, bir his yok, bir olaya giresim yok. Ancak elektrik carpmasi lazim o da var mi bilmem. ya da o kafayla mi alakali, hazir olmak mi lazim, istemek dilemek mi lazim. Bilmiyorum, neyse bilmemek de guzel, gecer elbet, gecmezse cok da fifi..!

Hiç yorum yok: